DEVAM: 7- Mal
Sahibinin, Hırsızı Hakimin Yanına Getirdikten Sonra Affetmesi
أخبرنا محمد
بن منصور قال
حدثنا سفيان
عن أيوب بن
موسى عن
الزهري عن
عروة عن عائشة
أن امرأة سرقت
فأتي بها
النبي صلى
الله عليه
وسلم فقالوا
من يجترئ على
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم إلا أن يكون
أسامة فكلموا
أسامة فكلم
النبي صلى
الله عليه
وسلم فقال
النبي صلى
الله عليه
وسلم يا أسامة
إنما هلكت بنو
إسرائيل حين
كانوا إذا أصاب
فيهم الشريف
فيهم الحد
تركوه ولم يقيموا
عليه وإذا
أصاب الوضيع
أقاموا عليه
لو كانت فاطمة
بنت محمد صلى
الله عليه
وسلم لقطعتها
[-: 7341 :-] Hz. Aişe'nin
bildirdiğine göre, hırsızlık yapan bir kadın Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem)'e getirildi ve: "Bu konuda Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem)'e aracılık yapmaya Usame'den başka kimse cesaret edemez" deyip
Usame ile konuştular. Usame, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) ile bu konuyu
konuşuncaı Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem):
"Ey Usame!
İsrailoğullarının helak olmalarının sebebi, halkın ileri gelenlerinden olan
biri suç işlediği zaman onu serbest bırakmaları ve had uygulamamaları, avam'dan
biri suç işleyince ise had uygulamalarıdır. Eğer hırsızlık yapan Muhammed'in
kızı Fatıma olsaydı yine ona had uygulardım" buyurdu.
Mücteba: 8/72;
Tuhfe:16415
Diğer tahric: Buhari
(3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377);
İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh
Müşkili'I-Asar (2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).
Daha sonra 7342,7343,
7344, 7345, 7346, 7347, 7348'de tekrar gelecek.
أخبرنا رزق
الله بن موسى
قال حدثنا
سفيان عن أيوب
بن موسى عن
الزهري عن
عروة عن عائشة
قالت أتي
النبي صلى
الله عليه
وسلم بسارق
فقطعه فقالوا
ما كنا نريد
أن تبلغ منه
هذا قال لو
كانت فاطمة
لقطعتها
[-: 7342 :-] Hz. Aişe'nin
bildirdiğine göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e bir hırsız
getirilince elini kestirdi. Oradakiler: "Ona bu cezayı vereceğini
bilmiyorduk" deyince: "Hırsızlık yapan eğer Fatıma olsaydı, onun da
elini keserdim" buyurdu.
Mücteba: 8/72;
Tuhfe:16415
أخبرنا علي
بن سعيد بن
مسروق قال
حدثنا يحيى بن
زكريا بن أبي
زائدة عن
سفيان بن
عيينة عن الزهري
عن عروة عن
عائشة أن
امرأة سرقت
على عهد رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فقالوا من
يكلمه فيها ما
منا أحد يكلمه
فيها إلا حبه
أسامة فكلمه
فقال يا أسامة
إن بني
إسرائيل إنما
هلكوا بمثل
هذا كان إذا
سرق فيهم
الشريف تركوه
وإن سرق فيهم
الدون الضعيف
قطعوه وإنها
لو كانت فاطمة
بنت محمد
لقطعتها
[-: 7343 :-] Hz. Aişe'nin
naklettiğine göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında bir kadın
hırsızlık yaptı. (Yakınları): "Bu konuda Allah'ın Resulü (sallallahu
aleyhi ve sellem) ile kim konuşur?" diye sorunca: "Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) ile bu konuda sevdiği Usame'den başkası
konuşamaz" dediler. Usame, Nebi ile (kadının affedilmesi için) konuşunca,
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Ey Usame! İsrail oğulları buna
benzer bir sebepten helak oldular. Halkın ileri gelenlerinden olan biri çaldığı
zaman onu serbest bırakırlar, avamdan biri hırsızlık yapınca ise elini keserlerdi.
Eğer hırsızlık yapan Muhammed'in kızı Fatıma olsaydı yine ona had
uygulardım" buyurdu.
Mücteba: 8/72;
Tuhfe:16454
أخبرنا
عمران بن بكار
قال حدثنا بشر
بن شعيب قال
أخبرني أبي عن
الزهري عن
عروة عن عائشة
قالت استعارت
امرأة على
ألسنة أناس
يعرفون وهي لا
تعرف حليا
فباعته وأخذت
ثمنه فأتي بها
النبي صلى
الله عليه
وسلم فسعى
أهلها إلى
أسامة بن زيد
فكلم رسول
الله صلى الله
عليه وسلم فيه
فتلون وجه
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم وهو يكلمه
ثم قال له
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أتشفع
إلي في حد من
حدود الله
فقال أسامة
استغفر لي يا
رسول الله ثم
قام رسول الله
صلى الله عليه
وسلم عشيتئذ
فأثنى على
الله عز وجل
بما هو أهله
ثم قال أما
بعد فإنما هلك
الناس قبلكم
أنهم كانوا
إذا سرق
الشريف فيهم
تركوه وإذا
سرق فيهم
الضعيف فيهم
أقاموا عليه
الحد والذي
نفس محمد بيده
لو أن فاطمة
بنت محمد سرقت
لقطعت يدها ثم
قطع تلك
المرأة تابعه
الليث على
قوله سرقت
[-: 7344 :-] Hz. Aişe anlatıyor: Bir
kadın, tanınmış kimseler adına kendisini tanımayan kişilerden ziynet eşyası
ödünç aldı. Kadın ziynet eşyalarını satıp parasını aldı. Onu Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'e götürdüklerinde, ailesi Usame b. Zeyd'in yanına koşarak
yardım istediler. Usame, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) ile kadını
affetmesi için konuşurken Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yüzünün
rengi değişti. Sonra Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ona dedi ki:
"Allah'ın
hadlerinden bir haddi yerine getirmemem için bana aracı mı oluyorsun?"
Usame: "Ey Allah'ın Resulü! Benim için Allah'tan bağışlanma dile"
dedi. Daha sonra Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kalktı ve günün
akşamı bir konuşma yaparak Allah'a gerektiği biçimde hamd ve sena ettikten
sonra:
"Sizden önce gelip
geçen insanların helak olmalarının sebebi aralarında ileri gelen kimseler
hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had
uygulamalarıydı. Muhammed'in canı elinde olan Allah'a yemin ederim ki
Muhammed'in kızı Fatıma bile hırsızlık yapsa onun da elini keserdim"
buyurdu. Sonra bu kadının da elini kestirdi.
Mücteba: 8/73;
Tuhfe:16486
Diğer tahric: Buhari
(3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377);
İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh
Müşkili'I-Asar (2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).
أخبرنا
قتيبة قال
حدثنا الليث
عن بن شهاب عن
عروة عن عائشة
أن قريشا
أهمهم شأن
المخزومية
التي سرقت
قالوا من يكلم
فيها رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
قالوا ومن
يجترئ عليه
إلا أسامة بن
زيد حب رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فكلمه أسامة
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
أتشفع في حد
من حدود الله
ثم قام فخطب
فقال إنما هلك
الذين قبلكم
أنهم كان إذا
سرق فيهم
الشريف تركوه
وإذا سرق فيهم
الضعيف
أقاموا عليه
الحد وأيم
الله لو أن
فاطمة بن محمد
سرقت لقطعت يدها
[-: 7345 :-] Hz. Aişe der ki: Mahzum
kabilesinden olan kadının hırsızlık yapmasından dolayı haddin uygulanacak
olması Kureyşlileri rahatsız etti ve: "Bu kadın hakkında Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) ile kim konuşur?" deyip: "Bu konuyu
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile sevdiği kişi olan Usame b.
Zeyd'den başkası konuşamaz" kararına vardılar. Usame, Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuşunca, Hz, Peygamber (sallallahu aleyhi
ve sellem): "Allah'ın hadlerinden bir haddi yerine getirmemem için bana
aracı mı oluyorsun?" buyurup, kalktı ve halka şöyle hitab etti:
"Sizden önce gelip
geçen insanların helak olmalarının sebebi, aralarında ileri gelen kimseler
hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaIan, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had
(şeri ceza) uygulamalanydı. Allah'a yemin ederim ki Muhammed'in kızı Fatıma
bile hırsızlık yapsa onun
da elini keserdim"
buyurdu.
Mücteba: 8/72;
Tuhfe:16578
Diğer tahric: Buhari
(3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377);
İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh Müşkili'I-Asar
(2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).
أخبرنا أبو
بكر بن إسحاق
قال حدثنا أبو
الجواب قال
حدثنا عمار بن
زريق عن محمد
بن عبد الرحمن
بن أبي ليلى
عن إسماعيل بن
أمية عن محمد
بن مسلم عن
عروة عن عائشة
قالت سرقت
امرأة من قريش
من بني مخزوم
فأتي بها النبي
صلى الله عليه
وسلم فقالوا
من يكلمه فيها
قالوا أسامة
بن زيد فأتاه
فكلمه فزبره
وقال إن بني
إسرائيل
كانوا إذا سرق
فيهم الشريف تركوه
وإذا سرق
الوضيع قطعوه
والذي نفسي
بيده لو أن
فاطمة بنت
محمد سرقت
لقطعتها
[-: 7346:-] Hz. Aişe der ki:
Hırsızlık yapan, Kureyş'in Mahzum oğulları kolundan bir kadın Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e götürülünce, Kureyşliler: "Kadın için Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem) ile kim konuşur?" deyince, "Usame b.
Zeyd konuşur" denildi ve Usame gidip kadının affedilmesi için Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuştu. Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi
ve sellem) Usame'yi azarlayıp: "İsrail oğullamdan ileri gelen biri
hırsızlık yapınca onu serbest bırakırlar, avamdan biri çalınca ise elini
keserlerdi. Nefsim elinde olana yemin ederim ki, eğer Muhammed'in kızı Fatıma
çalmış olsaydı onun da elini keserdim" buyurdu.
Mücteba: 8/74;
Tuhfe:16414
Diğer tahric: Buhari
(3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377);
İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh
Müşkili'I-Asar (2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).
أخبرنا محمد
بن جبلة قال
حدثنا محمد بن
موسى بن أعين
قال حدثنا أبي
عن إسحاق بن
راشد عن الزهري
عن عروة عن
عائشة أن
قريشا أهمهم
شأن المخزومية
التي سرقت
فقالوا من
يكلم فيها يعني
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قالوا من
يجترئ عليه
إلا أسامة بن
زيد حب رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فكلمه أسامة
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
إنما هلك
الذين من
قبلكم أنهم كانوا
إذا سرق فيهم
الشريف تركوه
وإذا سرق فيهم
الضعيف
أقاموا عليه
الحد وأيم
الله لو سرقت
فاطمة بنت
محمد صلى الله
عليه وسلم لقطعت
يدها
[-: 7347:-] Hz. Aişe'nin
bildirdiğine göre, Kureyşliler, Mahzum kabilesinden, hırsızlık yapan kadının
durumuyla ilgilenip: "Bu konuda Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)
ile kim konuşur?" dediler. "Bu konuda Nebi (sallallahu aleyhi ve
sellem) ile onun sevdiği olan Usame b. Zeyd'den başkası konuşamaz" dediler
ve Usame kadın için Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuştu.
Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sizden önce gelip geçen
insanların helak olmalarının sebebi aralarında ileri gelen kimseler hırsızlık
yapınca onu serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had
uygulamalarıydı. Allah'a yemin ederim ki Muhammed'in kızı Fatıma bile hırsızlık
yapsa onun da elini keserdim" buyurdu.
Mücteba: 8/74;
Tuhfe:16412
الحارث بن
مسكين قراءة
عليه وأنا
أسمع عن بن وهب
قال أخبرني
يونس عن بن
شهاب أن عروة
بن الزبير
أخبره عن
عائشة أن
امرأة سرقت في
عهد رسول الله
صلى الله عليه
وسلم في غزوة
الفتح فأتي
بها رسول الله
صلى الله عليه
وسلم فكلمه
فيها أسامة بن
زيد فلما كلمه
تلون وجه رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
أتشفع في حد
من حدود الله
فقال له أسامة
استغفر لي يا
رسول الله
فلما كان العشي
قام رسول الله
صلى الله عليه
وسلم فأثنى
على الله عز
وجل بما هو
أهله ثم قال
أما بعد فإنما
أهلك الناس
قبلكم أنهم
كانوا إذا سرق
فيهم الشريف
تركوه وإذا
سرق فيهم
الضعيف أقاموا
عليه الحد ثم
قال والذي
نفسي بيده لو
أن فاطمة بنت
محمد سرقت
قطعت يدها
[-: 7348:-] Hz. Aişe'den
nakledildiğine göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında, bir
kadın Fetih günü hırsızlık yapan bir kadın Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem)'in huzuruna getirilince, Usame b. Zeyd affedilmesi için Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuştu. Usame konuşurken Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'in rengi değişti ve: ''Allah'ın sınırları
çiğnendiği için uygulanacak cezanın uygulanmaması için aracı mı
oluyorsun?" buyurdu. Usame, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e: "Ey
Allah'ın Resulü! Benim için Allah'tan bağışlanma dile" dedi. Akşam olunca
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kalktı ve Allah'a gerektiği biçimde
hamd ve sena ettikten sonra: "Sizden önce gelip geçen insanların helak
olmalarının sebebi aralarında ileri gelen kimseler hırsızlık yapınca onu
serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had uygulamalarıydı.
Nefsim elinde olana yemin ederim ki, eğer Muhammed'in kızı Fatıma çalmış
olsaydı onun da elini keserdim" buyurdu.
Mücteba: 8/74;
Tuhfe:16694
أخبرنا سويد
بن نصر بن
سويد قال أنبأنا
عبد الله عن
يونس عن
الزهري قال
أخبرنا عروة
بن الزبير أن
امرأة سرقت في
عهد رسول الله
صلى الله عليه
وسلم في غزوة
الفتح مرسل
ففزع قومها
إلى أسامة بن
زيد يستشفعون
به قال عروة
فلما كلمه
أسامة فيها
تلون وجه رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فقال تكلمني
في حد من حدود
الله قال
أسامة استغفر
لي يا رسول
الله فلما كان
العشي قام
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
خطيبا فأثنى
على الله بما
هو أهله ثم
قال أما بعد
فإنما هلك
الناس الذين
قبلكم أنهم كانوا
إذا سرق فيهم
الشريف تركوه
وإذا سرق فيهم
الضعيف
أقاموا عليه
الحد والذي
نفس محمد بيده
لو أن فاطمة
بنت محمد صلى
الله عليه وسلم
سرقت لقطعت
يدها ثم أمر
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم بيد تلك
المرأة فقطعت
فحسنت توبتها
بعد ذلك قالت
عائشة رضى
الله تعالى
عنها فكانت
تأتي بعد ذلك
فأرفع حاجتها
إلى رسول الله
صلى الله عليه
وسلم
[-: 7349:-] Urve'den bildirildiğine
göre Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında bir kadın, Mekke fethinde
hırsızlık yapmıştı. Kavmi şaşkınlık içinde Usame b. Zeyd'e gidip aracı olmasını
istediler. Usame kadın hakkında Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile
konuşunca, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yüzünün rengi değişti ve:
"Allah'ın sınırları çiğnendiği için uygulanacak cezanın uygulanmaması için
aracı mı oluyorsun?" buyurdu. Bunun üzerine Usame: "Ey Allah'ın
Resulü! Benim için bağışlanma talebinde bulun" dedi. Akşam olunca Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem) kalkıp bir konuşma yaparak Allah'a gerektiği
şekilde hamd ve sena ettikten sonra:
"Sizden
önce gelip geçen insanların helak olmalarının sebebi aralarında ileri gelen
kimseler hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık
yapınca ise had uygulamalarıydl. Nefsim elinde olana yemin ederim ki, eğer
Muhammed'in kızı Fatıma çalmış olsaydı onun da elini keserdim" buyurdu.
Sonra Allah'ın Resulü
(sallallahu aleyhi ve sellem) o kadının elinin kesilmesini emretti ve eli
kesildi. Daha sonra kadın güzelce tövbe etti.
Hz. Aişe der ki: Bu
olaydan sonra bu kadın gelirdi ve ben de onun ihtiyacını Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'e arz ederdim.
Mücteba: 8/75;
Tuhfe:16694
Önceki hadiste mevsul
olarak geçmişti.