NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU KAT’US-SARİK

<< 1973 >>

DEVAM: 7- Mal Sahibinin, Hırsızı Hakimin Yanına Getirdikten Sonra Affetmesi

 

أخبرنا محمد بن منصور قال حدثنا سفيان عن أيوب بن موسى عن الزهري عن عروة عن عائشة أن امرأة سرقت فأتي بها النبي صلى الله عليه وسلم فقالوا من يجترئ على رسول الله صلى الله عليه وسلم إلا أن يكون أسامة فكلموا أسامة فكلم النبي صلى الله عليه وسلم فقال النبي صلى الله عليه وسلم يا أسامة إنما هلكت بنو إسرائيل حين كانوا إذا أصاب فيهم الشريف فيهم الحد تركوه ولم يقيموا عليه وإذا أصاب الوضيع أقاموا عليه لو كانت فاطمة بنت محمد صلى الله عليه وسلم لقطعتها

 

[-: 7341 :-] Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre, hırsızlık yapan bir kadın Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e getirildi ve: "Bu konuda Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e aracılık yapmaya Usame'den başka kimse cesaret edemez" deyip Usame ile konuştular. Usame, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) ile bu konuyu konuşuncaı Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

"Ey Usame! İsrailoğullarının helak olmalarının sebebi, halkın ileri gelenlerinden olan biri suç işlediği zaman onu serbest bırakmaları ve had uygulamamaları, avam'dan biri suç işleyince ise had uygulamalarıdır. Eğer hırsızlık yapan Muhammed'in kızı Fatıma olsaydı yine ona had uygulardım" buyurdu.

 

Mücteba: 8/72; Tuhfe:16415

 

Diğer tahric: Buhari (3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377); İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh Müşkili'I-Asar (2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).

 

Daha sonra 7342,7343, 7344, 7345, 7346, 7347, 7348'de tekrar gelecek.

 

 

أخبرنا رزق الله بن موسى قال حدثنا سفيان عن أيوب بن موسى عن الزهري عن عروة عن عائشة قالت أتي النبي صلى الله عليه وسلم بسارق فقطعه فقالوا ما كنا نريد أن تبلغ منه هذا قال لو كانت فاطمة لقطعتها

 

[-: 7342 :-] Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e bir hırsız getirilince elini kestirdi. Oradakiler: "Ona bu cezayı vereceğini bilmiyorduk" deyince: "Hırsızlık yapan eğer Fatıma olsaydı, onun da elini keserdim" buyurdu.

 

Mücteba: 8/72; Tuhfe:16415

 

 

أخبرنا علي بن سعيد بن مسروق قال حدثنا يحيى بن زكريا بن أبي زائدة عن سفيان بن عيينة عن الزهري عن عروة عن عائشة أن امرأة سرقت على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم فقالوا من يكلمه فيها ما منا أحد يكلمه فيها إلا حبه أسامة فكلمه فقال يا أسامة إن بني إسرائيل إنما هلكوا بمثل هذا كان إذا سرق فيهم الشريف تركوه وإن سرق فيهم الدون الضعيف قطعوه وإنها لو كانت فاطمة بنت محمد لقطعتها

 

[-: 7343 :-] Hz. Aişe'nin naklettiğine göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında bir kadın hırsızlık yaptı. (Yakınları): "Bu konuda Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) ile kim konuşur?" diye sorunca: "Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile bu konuda sevdiği Usame'den başkası konuşamaz" dediler. Usame, Nebi ile (kadının affedilmesi için) konuşunca, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Ey Usame! İsrail oğulları buna benzer bir sebepten helak oldular. Halkın ileri gelenlerinden olan biri çaldığı zaman onu serbest bırakırlar, avamdan biri hırsızlık yapınca ise elini keserlerdi. Eğer hırsızlık yapan Muhammed'in kızı Fatıma olsaydı yine ona had uygulardım" buyurdu.

 

Mücteba: 8/72; Tuhfe:16454

 

 

أخبرنا عمران بن بكار قال حدثنا بشر بن شعيب قال أخبرني أبي عن الزهري عن عروة عن عائشة قالت استعارت امرأة على ألسنة أناس يعرفون وهي لا تعرف حليا فباعته وأخذت ثمنه فأتي بها النبي صلى الله عليه وسلم فسعى أهلها إلى أسامة بن زيد فكلم رسول الله صلى الله عليه وسلم فيه فتلون وجه رسول الله صلى الله عليه وسلم وهو يكلمه ثم قال له رسول الله صلى الله عليه وسلم أتشفع إلي في حد من حدود الله فقال أسامة استغفر لي يا رسول الله ثم قام رسول الله صلى الله عليه وسلم عشيتئذ فأثنى على الله عز وجل بما هو أهله ثم قال أما بعد فإنما هلك الناس قبلكم أنهم كانوا إذا سرق الشريف فيهم تركوه وإذا سرق فيهم الضعيف فيهم أقاموا عليه الحد والذي نفس محمد بيده لو أن فاطمة بنت محمد سرقت لقطعت يدها ثم قطع تلك المرأة تابعه الليث على قوله سرقت

 

[-: 7344 :-] Hz. Aişe anlatıyor: Bir kadın, tanınmış kimseler adına kendisini tanımayan kişilerden ziynet eşyası ödünç aldı. Kadın ziynet eşyalarını satıp parasını aldı. Onu Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e götürdüklerinde, ailesi Usame b. Zeyd'in yanına koşarak yardım istediler. Usame, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) ile kadını affetmesi için konuşurken Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yüzünün rengi değişti. Sonra Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ona dedi ki:

 

"Allah'ın hadlerinden bir haddi yerine getirmemem için bana aracı mı oluyorsun?" Usame: "Ey Allah'ın Resulü! Benim için Allah'tan bağışlanma dile" dedi. Daha sonra Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kalktı ve günün akşamı bir konuşma yaparak Allah'a gerektiği biçimde hamd ve sena ettikten sonra:

 

"Sizden önce gelip geçen insanların helak olmalarının sebebi aralarında ileri gelen kimseler hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had uygulamalarıydı. Muhammed'in canı elinde olan Allah'a yemin ederim ki Muhammed'in kızı Fatıma bile hırsızlık yapsa onun da elini keserdim" buyurdu. Sonra bu kadının da elini kestirdi.

 

Mücteba: 8/73; Tuhfe:16486

 

Diğer tahric: Buhari (3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377); İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh Müşkili'I-Asar (2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).

 

 

أخبرنا قتيبة قال حدثنا الليث عن بن شهاب عن عروة عن عائشة أن قريشا أهمهم شأن المخزومية التي سرقت قالوا من يكلم فيها رسول الله صلى الله عليه وسلم قالوا ومن يجترئ عليه إلا أسامة بن زيد حب رسول الله صلى الله عليه وسلم فكلمه أسامة فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم أتشفع في حد من حدود الله ثم قام فخطب فقال إنما هلك الذين قبلكم أنهم كان إذا سرق فيهم الشريف تركوه وإذا سرق فيهم الضعيف أقاموا عليه الحد وأيم الله لو أن فاطمة بن محمد سرقت لقطعت يدها

 

[-: 7345 :-] Hz. Aişe der ki: Mahzum kabilesinden olan kadının hırsızlık yapmasından dolayı haddin uygulanacak olması Kureyşlileri rahatsız etti ve: "Bu kadın hakkında Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile kim konuşur?" deyip: "Bu konuyu Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile sevdiği kişi olan Usame b. Zeyd'den başkası konuşamaz" kararına vardılar. Usame, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuşunca, Hz, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem): "Allah'ın hadlerinden bir haddi yerine getirmemem için bana aracı mı oluyorsun?" buyurup, kalktı ve halka şöyle hitab etti:

 

"Sizden önce gelip geçen insanların helak olmalarının sebebi, aralarında ileri gelen kimseler hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaIan, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had (şeri ceza) uygulamalanydı. Allah'a yemin ederim ki Muhammed'in kızı Fatıma bile hırsızlık yapsa onun

da elini keserdim" buyurdu.

 

Mücteba: 8/72; Tuhfe:16578

 

Diğer tahric: Buhari (3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377); İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh Müşkili'I-Asar (2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).

 

 

أخبرنا أبو بكر بن إسحاق قال حدثنا أبو الجواب قال حدثنا عمار بن زريق عن محمد بن عبد الرحمن بن أبي ليلى عن إسماعيل بن أمية عن محمد بن مسلم عن عروة عن عائشة قالت سرقت امرأة من قريش من بني مخزوم فأتي بها النبي صلى الله عليه وسلم فقالوا من يكلمه فيها قالوا أسامة بن زيد فأتاه فكلمه فزبره وقال إن بني إسرائيل كانوا إذا سرق فيهم الشريف تركوه وإذا سرق الوضيع قطعوه والذي نفسي بيده لو أن فاطمة بنت محمد سرقت لقطعتها

 

[-: 7346:-] Hz. Aişe der ki: Hırsızlık yapan, Kureyş'in Mahzum oğulları kolundan bir kadın Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e götürülünce, Kureyşliler: "Kadın için Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) ile kim konuşur?" deyince, "Usame b. Zeyd konuşur" denildi ve Usame gidip kadının affedilmesi için Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuştu. Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) Usame'yi azarlayıp: "İsrail oğullamdan ileri gelen biri hırsızlık yapınca onu serbest bırakırlar, avamdan biri çalınca ise elini keserlerdi. Nefsim elinde olana yemin ederim ki, eğer Muhammed'in kızı Fatıma çalmış olsaydı onun da elini keserdim" buyurdu.

 

Mücteba: 8/74; Tuhfe:16414

 

Diğer tahric: Buhari (3475, 3732, 6887); Müslim 1688 (8, 9, 10); Ebu Davud (4373, 4374, 4376, 4377); İbn Mace (2547); Tirmizi (1430); Ahmed, Müsned (24138); Tahavi, Şerh Müşkili'I-Asar (2301, 2303,2305); İbn Hibban (4402).

 

 

أخبرنا محمد بن جبلة قال حدثنا محمد بن موسى بن أعين قال حدثنا أبي عن إسحاق بن راشد عن الزهري عن عروة عن عائشة أن قريشا أهمهم شأن المخزومية التي سرقت فقالوا من يكلم فيها يعني رسول الله صلى الله عليه وسلم قالوا من يجترئ عليه إلا أسامة بن زيد حب رسول الله صلى الله عليه وسلم فكلمه أسامة فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم إنما هلك الذين من قبلكم أنهم كانوا إذا سرق فيهم الشريف تركوه وإذا سرق فيهم الضعيف أقاموا عليه الحد وأيم الله لو سرقت فاطمة بنت محمد صلى الله عليه وسلم لقطعت يدها

 

[-: 7347:-] Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre, Kureyşliler, Mahzum kabilesinden, hırsızlık yapan kadının durumuyla ilgilenip: "Bu konuda Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile kim konuşur?" dediler. "Bu konuda Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) ile onun sevdiği olan Usame b. Zeyd'den başkası konuşamaz" dediler ve Usame kadın için Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuştu. Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem): "Sizden önce gelip geçen insanların helak olmalarının sebebi aralarında ileri gelen kimseler hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had uygulamalarıydı. Allah'a yemin ederim ki Muhammed'in kızı Fatıma bile hırsızlık yapsa onun da elini keserdim" buyurdu.

 

Mücteba: 8/74; Tuhfe:16412

 

 

الحارث بن مسكين قراءة عليه وأنا أسمع عن بن وهب قال أخبرني يونس عن بن شهاب أن عروة بن الزبير أخبره عن عائشة أن امرأة سرقت في عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم في غزوة الفتح فأتي بها رسول الله صلى الله عليه وسلم فكلمه فيها أسامة بن زيد فلما كلمه تلون وجه رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم أتشفع في حد من حدود الله فقال له أسامة استغفر لي يا رسول الله فلما كان العشي قام رسول الله صلى الله عليه وسلم فأثنى على الله عز وجل بما هو أهله ثم قال أما بعد فإنما أهلك الناس قبلكم أنهم كانوا إذا سرق فيهم الشريف تركوه وإذا سرق فيهم الضعيف أقاموا عليه الحد ثم قال والذي نفسي بيده لو أن فاطمة بنت محمد سرقت قطعت يدها

 

[-: 7348:-] Hz. Aişe'den nakledildiğine göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında, bir kadın Fetih günü hırsızlık yapan bir kadın Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in huzuruna getirilince, Usame b. Zeyd affedilmesi için Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuştu. Usame konuşurken Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in rengi değişti ve: ''Allah'ın sınırları çiğnendiği için uygulanacak cezanın uygulanmaması için aracı mı oluyorsun?" buyurdu. Usame, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Benim için Allah'tan bağışlanma dile" dedi. Akşam olunca Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kalktı ve Allah'a gerektiği biçimde hamd ve sena ettikten sonra: "Sizden önce gelip geçen insanların helak olmalarının sebebi aralarında ileri gelen kimseler hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had uygulamalarıydı. Nefsim elinde olana yemin ederim ki, eğer Muhammed'in kızı Fatıma çalmış olsaydı onun da elini keserdim" buyurdu.

 

Mücteba: 8/74; Tuhfe:16694

 

 

أخبرنا سويد بن نصر بن سويد قال أنبأنا عبد الله عن يونس عن الزهري قال أخبرنا عروة بن الزبير أن امرأة سرقت في عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم في غزوة الفتح مرسل ففزع قومها إلى أسامة بن زيد يستشفعون به قال عروة فلما كلمه أسامة فيها تلون وجه رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال تكلمني في حد من حدود الله قال أسامة استغفر لي يا رسول الله فلما كان العشي قام رسول الله صلى الله عليه وسلم خطيبا فأثنى على الله بما هو أهله ثم قال أما بعد فإنما هلك الناس الذين قبلكم أنهم كانوا إذا سرق فيهم الشريف تركوه وإذا سرق فيهم الضعيف أقاموا عليه الحد والذي نفس محمد بيده لو أن فاطمة بنت محمد صلى الله عليه وسلم سرقت لقطعت يدها ثم أمر رسول الله صلى الله عليه وسلم بيد تلك المرأة فقطعت فحسنت توبتها بعد ذلك قالت عائشة رضى الله تعالى عنها فكانت تأتي بعد ذلك فأرفع حاجتها إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم

 

[-: 7349:-] Urve'den bildirildiğine göre Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında bir kadın, Mekke fethinde hırsızlık yapmıştı. Kavmi şaşkınlık içinde Usame b. Zeyd'e gidip aracı olmasını istediler. Usame kadın hakkında Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile konuşunca, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yüzünün rengi değişti ve: "Allah'ın sınırları çiğnendiği için uygulanacak cezanın uygulanmaması için aracı mı oluyorsun?" buyurdu. Bunun üzerine Usame: "Ey Allah'ın Resulü! Benim için bağışlanma talebinde bulun" dedi. Akşam olunca Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) kalkıp bir konuşma yaparak Allah'a gerektiği şekilde hamd ve sena ettikten sonra:

"Sizden önce gelip geçen insanların helak olmalarının sebebi aralarında ileri gelen kimseler hırsızlık yapınca onu serbest bırakmaları, zayıf olan hırsızlık yapınca ise had uygulamalarıydl. Nefsim elinde olana yemin ederim ki, eğer Muhammed'in kızı Fatıma çalmış olsaydı onun da elini keserdim" buyurdu.

 

Sonra Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) o kadının elinin kesilmesini emretti ve eli kesildi. Daha sonra kadın güzelce tövbe etti.

 

Hz. Aişe der ki: Bu olaydan sonra bu kadın gelirdi ve ben de onun ihtiyacını Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e arz ederdim.

 

Mücteba: 8/75; Tuhfe:16694

 

Önceki hadiste mevsul olarak geçmişti.